‘Gök Sultan’ın Kerkük’teki İzleri

Necip Fazıl, “Fatih’ten yola çıkıp nereye varılmaz ki?” demişti. Bu söz ayniyle Sultan II. Abdülhamid için de geçerli. Geçtiğimiz ay doğumunun 175. yıldönümünü idrak ettiğimiz Sultan II. Abdülhamid’den de yola çıkınca hangi paslı kapılar gıcırdamıyor ki? Siyonizmin de, Ermeni sorununun da, İslam alemini büken Haçlı kıskacının da, eğitim-öğretim yaramızın da o devirden akıp gelen bir tarafı muhakkak çıkıyor.

İşte o paslı kapılardan biri, dergiyi yayına hazırlarken yeniden gıcırdadı. Mesut Barzani liderliğindeki İKBY, bağımsız olmayı bir kenara bırakın, kendini Siyonist kıskaca tamamen teslim edecek bağımsızlık referandumundan bütün ikazlara rağmen vazgeçmedi ve Türkiye gerekirse askerî seçeneği de masaya koyduğunu açıkladı.

İşte bu sıradadır ki, basınımızda 1926 Ankara Antlaşması’ndan Lozan’a uza¬nan bir dizi tartışma boy verdi ve dikkatler tarihe mıhlandı. Tarihten müdahale gerekçesi çıkarılmaya çalışıldı. Ama kimse Sultan Abdülhamid’in Musul Vilayeti’ndeki muazzam mal varlığını gündeme getirmedi. Nerelerde mi var emlaki? Basra ve Bağdat vilayetleri haricinde Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Kerbela, Samarra, Zaho vb. yerlerdeki kimisi petrol ve maden imtiyazı olmak üzere Osmanlı hanedanı üzerine tapulanmış koca bir servet yatıyor ve nedense Türkiye devleti bu meselenin üzerine gitmiyor.

Neden gidilmediğini ve gidildiği takdirde Barzani’nin başkent yaptığı Erbil dahil bütün bu topraklardaki arazi tapularının Türkiye’nin lehine ne tür hukukî sonuçlar doğuracağını değerli tarihçi Prof. Dr. Metin Hülagü ile ayrıntısıyla konuştuk ve böylece gündeme bir menfez açmaya çalıştık. Bu arada dergimizdeki belgelerden bir kısmının ilk kez yayımlandığını hatırlatalım.

Kapak dosyamızın Son Sultan’ın bugünü de kucaklayan dehasına yeni bir yol açacağı kanaatindeyiz. Bu arada Eylül’ün 19’unda Bakırköy Adliyesi’nde Mayıs sayımızda neşrettiğimiz Latife Hanım’ın mektubu davamızın ilk duruşması yapıldı. Dualarınızı daima yanımızda hissettik. Davaya 31 Ekim tarihinde devam edilecek. Durmak yok; yola devam diyor, yeni sayılarda ilk sayımızdaki coşkuyla buluşmayı diliyoruz.

Hayırla kalınız efendim.

Mustafa Armağan

Derin Tarih Dergisi Genel Yayın Yönetmeni

Benzer konular