Mayıs 2021 - Sayı 110

Ölüm Vagonlarıyla Meçhule Yolculuk: 1944 Tatar Sürgünü

Ölüm Vagonlarıyla Meçhule Yolculuk: 1944 Tatar Sürgünü

Tam 77 yıl önce, Kırım Tatar Türklerini kendi siyasî emellerinin önünde “tehlike” olarak gören Sovyetler Birliği yönetimi, insanlık tarihinin en büyük suçlarından birine imza attı. 18 Mayıs 1944’te on binlerce insan tren vagonlarına doldurularak, meçhul bir geleceğe doğru yola çıkarıldı. Josef Stalin’in emriyle gerçekleştirilen bu mezalim, geride nesiller boyu devam edecek tarifsiz acılar ve hâlâ dinmeyen gözyaşları bıraktı. Sürgünün ayrıntıları Derin Tarih’in satır aralarında…

“Ölüm Vagonlarıyla Meçhule Yolculuk: 1944 Tatar Sürgünü” dosya konusunda ilk olarak Prof. Dr. Hakan Kırımlı ile Rusların 1944 sürgününde gerçekleştiremedikleri hedeflerine, bugün Putin’in ulaşmaya çalıştığını konuşurken Prof. Dr. Kemal Özcan Tatar sürgününü ve Stalin’in soykırım vagonlarını kaleme aldı. Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile yaptığımız röportajda Kırım’ın tarihinden sürgün yıllarına, oradan günümüze olayları ve Türkiye’nin Tatarlara vermiş olduğu desteği konuşurken Avukat Namık Kemal Bayar “Soykırım 1783’den beri devam ediyor” diyerek sürgünün hukukî statüsünü gözler önüne serdi. Prof. Paul Robert Magocsi ile evveli, sonrası ve dünyadaki yankılarıyla Tatar sürgününü konuşurken Prof. Dr. Mehmet Maksudoğlu Kırım Türklerine Tatar denilmesinin etnik değil siyasî bir isimlendirme olduğunu kaleme aldı. Hande Gündüz “ya vatan, ya ölüm!” deyip mücadele eden sürgünün mücahide hanımlarını satırlara taşırken Prof. Dr. Brian G. Williams Kırım’ın Ruslaştırılması ve Tatarlar üzerine yapılan propagandalara rağmen Tatarların devam eden büyük dönüşlerine değindi. Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay 1500 yıllık Türk yurdu Kırım’ın Lsavlaştırılma çabaları karşısında verilen maddî ve siyasî mücadeleyi anlatırken Dr. Erşahin Ahmet Ayhün de sürgünün yorgun şahitlerinden yürek yırtan hâtıraları kalemiyle buluşturdu. Son olarak Gazeteci, Araştırmacı-Yazar Mehmet Poyraz ise 2. Dünya Savaşı’nda Sovyetlere karşı Nazi ordusunda savaşan ve Kırım Tatarlarından oluşan Mavi Alay’ın sürgün ediliş hikayesini anlattı.

“Altın” özel dosyasında ise Nazmi Ekinci Mali İmparatorluğu hükümdarı Mansa Musa’nın Hac yolculuğunda dağıttığı altınların hikayesini anlatırken Dr. Ahmet Uçar’ın II. “Abdülhamid Döneminde Altın Madenciliği” yazısı ile Derin Tarih’in “Haremin Mücevherden Okunan Işıltılı Yüzü” yazıları Osmanlı altıncılık meslek ve sanatına ışık tutacak türden. Mustafa Halil Yörükoğlu ise altın paranın Emevî, Abbasî, Endülüs ve Fatımî dönemlerindeki serüvenini anlattı. Son olarak günümüz altıncılığına damga vuran Koza Altın AŞ’nin 2023’deki yıllık 15 ton altın hedefi ise altıncılığın ülkemizdeki gelişimini gözler önüne seriyor.

“Ölüm Vagonlarıyla Meçhule Yolculuk: 1944 Tatar Sürgünü” dosya konusu haricinde Tarihçi-Yazar Dursun Gürlek, Prof. Dr. Adnan Demircan, Prof. Dr. Fatma Çiçek Derman, Prof. Dr. İsmail Taşpınar, Araştırmacı-Yazar Mikail Türker Bal, Araştırmacı-Yazar Yusuf Sami Kamadan, Araştırmacı İbrahim Bozbeşparmak, Deniz Çıkılı, Metin Taha Yılmaz ve Canan Aytaş gibi araştırmacı, yazar ve akademisyenlerden oluşan birçok kişi de birbirinden kıymetli yazılar kaleme aldı.

Derin Tarih, Faruk el Hammûd’un Çalınmış Vatan Filistin kitabını bu ay tüm okurlarına armağan ediyor. Türkiye’ye tahsil için gelip 1962 senesinde, daha tıp fakültesi 4. sınıf öğrencisiyken yazmış olduğu bu kitap yüzünden sınır dışı edilmiştir Faruk el Hammûd. Derin Tarih de İsrail’in kuruluşunun 73. yıldönümünde Filistin’i yeniden hatırlamak maksadıyla bu güzel eseri sizlerle buluşturuyor. Ayrıca Mehmet Şevket Eygi’nin de yakın arkadaşı olan yazarın Emniyet arşivindeki dosyasını da kitabın içinde bulabileceksiniz.

Tarih okuyan şaşırmaz.