“Coğrafya Savaşmak İçindir”

Coğrafya savaşmak içindir” diye ufak bir kitap duruyor nice zamandır kütüphanemde. Öyledir muhakkak ama bizim coğrafyamız ve bize dayatılan coğrafya algısı daha bir öyledir.

Yanlış bir Misak-ı Millî Türklüğü algısı zihinlerimizi içeriye doğru büktü ve Cumhuriyet döneminde iddiaların aksine ziyadesiyle yerelleştik. Yalnız İslam dünyasından uzaklaşmakla kalmadık, Türk dünyasıyla da aramıza mesafe koyduk.

Harita yapıcıların -yapanlar biz değildik- çizdiği sınırların adeta bir tabiat kanunu gibi belletilmesi içimize kapanmamıza yol açtı. Halbuki coğrafya vizyon demektir ve tarihle birlikte okutulması gereken bir derstir. Ancak bu ikisi ferdin zihninde visale erdiğinde birikimli ve şuurlu bir neslin müsaid bir toprağa tohum bıraktığından söz edilebilir. Türkiye başka birçok şey gibi coğrafya algısını ve şuurunu da hızla yeniliyor son yıllarda. İstanbul’un, Ankara’nın, Diyarbakır’ın bu şehirlerde kalarak değil, Saraybosna’da, Moskova’da, Musul’da, Paris’te savunulmasının önemini fark ediyor. Türkiye’nin 777 bin kilometrekare bir toprak parçasından ibaret olmadığının şuuruna varıyor. Libya, Suriye, Musul, Somali ve Karabağ görüş ufkumuzun içerisine giriyor birbiri ardınca.

Nihayet sevindirici haber ay içinde geldi: Karabağ 27 yıllık Ermenistan işgalinden adım adım kurtuluyor. Dergi baskıya giderken Gubadlı/Kubadlı geri alınmıştı. Hedefte Azerbaycan Türklüğünün kalelerinden Şuşa var, o alındıktan sonra da Kelbecer…

Türkiye ile Azerbaycan her zaman yakındı ama dost elbette zor zamanda belli olurdu. Türkiye devleti kardeş devlet Azerbaycan’ın daima yanında olduğunu bu çetin zamanda gösterirken biz de tarih penceresinden bakmayı denedik Azerbaycan ile ilişkilerimize. Mehmet Poyraz Bey’in hem yazı yazarak, hem de dosyamızla ilgili görüş ve yazı toplayarak yaptığı katkılara minnettarız. Dosyamızı beğeneceğinizi ümit ediyoruz.

Ayrıca seyirciden büyük ilgi gören Uyanış: Büyük Selçuklu dizisi üzerine tali bir dosyamızı okuyacaksınız sayfalarımızda. Yapımcı ve yönetmen Emre Konuk, sinemacı Mesut Uçakan ve Selçuklu tarihçilerinin görüşlerini okuduktan sonra diziyi daha bilinçli bir şekilde izleyeceğinize inanıyoruz.

Yeni sayılarda buluşmak ümidiyle, hayırla kalınız.

Benzer konular