Cihâdiye Yüzüğü

Çanakkale Savaşı’nda saklı kalan hikâyelerden biri de Cihâdiye yüzüğüne aittir. Çok sayıda şehit verdiğimiz Çanakkale cephesindeki yaralıların büyük kısmı İstanbul’a getirilince hastanelerde yer ve hastabakıcı eksikliği baş göstermiş; ilaç, pamuk, sargı bezi gibi sıhhî malzeme ihtiyacı hızla artmıştır. Vahametin kendisine iletilmesi üzerine Sultan V. Mehmed Reşad bir ferman yayınlar. İstanbul’da tellallar vasıtasıyla yaralıların tedavisi için hanımlara ihtiyaç olduğu duyurulur, gelebileceklerin yanlarında tıbbî malzeme de getirmeleri istenir. Bu çağrıya cevaben, İstanbullu hanımlar yardım için hastanelere akın ederler adeta.

Bu arada halkın bağışladığı ziynet eşyalarıyla ilaç ve tıbbî malzemeler temin edilir. Bu asil davranış bütün yurtta kabul bulur. Hanımların temsilcilerine para ve ödül teklif edildiyse de onlar bu gayreti vatan için gösterdiklerini, yardım ettikleri askerleri en yakın akrabaları olarak kabul ettiklerini ve bunun karşılığında hiçbir şekilde para ve benzeri bir ödülü kabul etmeyeceklerini ifade ederler.

Harp Mecmuası’nda yer verilen yazıya göre, kıymetli takılarını hiç düşünmeden devlete hibe eden hanımlara, Mehmetçik karınca kararınca bir hediye takdim etmek ister. Kullanılmaz durumdaki İngiliz tüfeklerinin namluları halka şeklinde kesilir. Çelik halkaların üzerine ay-yıldız çizilip, cihâd ilanının tarihine atıf yapılarak, ‘Cihâdiye 1332’ yazılır. Bazılarına da ‘Müdafaa-i Milliye’ ibaresi eklenir. Namlu parçalarından elde edilen yüzükler fedakâr hanımlara takdim edilir. Gönüllü hanımlar ise bu yüzükleri Galata’da satıp gelirini yine orduya bağışlarlar.

Müdafaa-i Milliye Cemiyeti, Cihâdiye yüzüklerini orduya destek olunması gayesiyle, 4 Mayıs 1915 tarihinde İstanbul’da 5 kuruştan satışa çıkarır. Bu yüzükler, “Askere gidecek olanlara yardım, hastane ve aşevleri tesisi, asker ailelerine yiyecek temini, orduya destek olunması maksadıyla” üretilip satılır. Yüzükler hurda ve dökme demirden imal edilmiş olup, devlet erkânı için hazırlananlar ise gümüştendir. Bir tarafına kabartma olarak ‘Cihâdiye’ yazısı ve ay-yıldız, diğer tarafına da 1332 tarihi işlenmiştir.

Müdafaa-i Milliye Cemiyeti Reisi Nedim Bey, İstanbul mebusu ve cemiyetin İrşadiye Reisi Salah Cimcoz Bey ile Cemiyet Müdürü Cemil Bey 24 Nisan 1915 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nda Padişah V. Mehmed Reşad’ın huzuruna çıkarak, Cihâdiye yüzüklerinden örnekleri ve ordunun askerî ihtiyaçlarının karşılanması için yapılan yardımları gösteren bir listeyi kendisine sunarlar. Mehmed Reşad takdim edilenleri kabul eder, Cihâdiye yüzüğünü de parmağına takar. Çalışmalarından dolayı cemiyeti tebrik eder. Sonra da cemiyetten gelenlere 100 Osmanlı lirası takdim eder.

Üretilen yüzükler İran, Afganistan ve Romanya’da da satılır. Elde edilen gelir ordunun ihtiyaçları ile cephede bulunan askerlerin geride kalan ailelerine yardım amaçlı kullanılır. Cemiyet savaş bitene kadar bu yüzükleri üretmiştir.

Devamı Derin Tarih Eylül Sayısında…

Benzer konular