Bugün Suriye denince, kaçımızın aklına Bilâdüşşâm havzasının barındırdığı derin medeniyet, manevî birikim ve coğrafî güzellikler geliyor? Ya da Yemen dendiğinde, kaçımız bu harikulâde ülkenin bağrında sakladığı ihtişamlı mazinin bize verdiği güçlü selamı işitebiliyor? Muhtemelen hiçbirimiz. Çünkü modern dönemde Suriye, Yemen ve daha birçok belde, şuur altımıza sadece savaşlarla, acılarla, çatışmalarla, ölümlerle ve dramlarla işlendi. Oysa enkazın ötesindeki hayattı, asıl görmemiz gereken. Başka türlü, kendi coğrafyamıza yabancılaşacaktık. Öyle de oldu zaten. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten itibaren Gazze’de başlattığı soykırım ve önümüze düşen hazin görüntüler, hafızalarımıza aynı oyunu oynuyor bugün. Bu kadîm İslâm toprağı, bizim için artık sadece katliamla ve yıkımla özdeş...